tek eve çıktım:)şimdilik ve bana göre en doğru kararı verdim.gerçekten yapmak istediğim şeyi yaptım.içimden en çok geleni...:))tek evim var artık,tek yaşadığım sadece benim olan bi ev:)tüm olumsuzluklara rağmen,kaybettiğim arkadaşlarıma rağmenkendimi mutlu etmek istercesine bişi bu:)gelme denilen biçok cümleyle birlikte yaşıyorum,ama herşeye rağmen azda olsa güzel giden bişiyler var.....
istediğim herşeye sahip olmak yetmiyor.makinem,enstrumanlarım,evim,daha bi sürü şey.......ama hiçbişiy yetmiyor halen.elde edilen hiçbişi yetmiyor.sonsuz isteklerim işte sonunda bitti.kıt kaynaklarda sonsuz hale getirildi.neyin yetmediğini bilmiyorum şuanda ama yetmiyo hiçbişi.....
evimin dekorasyonu şimdilik fena diil.elimdeki malzemelerle yapabileceğimin en iyisini gerçekleştirdim.bence çok şirin.bi hafta boyunca bursayı dar edip arayıp aldığım fincanlarım ve kadehlerim olayın ek ama en güzel boyutlarından bi tanesi:))tertemiz,el değmemiş ilk defa benim oturduğum ilk benim içinde nefes aldığım benim evim:)
yaşanılacak ne geceler,gülünecek ne anılar yaşanacak bu evde:))yeni yazılarımın yazılacağı ve ilk yazımı yazdığım benim evim......
note:sanırım bu ev olayı bencilleştirmeye başladı.benim sadece benim:)))))
yer:benim evim:))
rota:bafa(çamiçi gölü)
27 Şubat 2010 Cumartesi
18 dec 09
hayatın bize ne getireceğini bilmeden sadece 'yolda' olmanın verdiği hazla yaşıyoruz.ne kadar şanslıyız değil mi?durup 1 sn. gerçek bi nefes almak, şuan önümüzde duran yarılanmış kadehten bi yudum almakla aynı şey...şuan burada olmaktan mutluyum,ve mutluysam başka bişiy beklemem hayattan.en güzeli de bu.burada olduğum için dünyanın en özgür insanıyım şuan.keyifli ve çok daha güzel nice böle gecelere......
yer:asmalı mescit/keve
rota:eskişehir
yer:asmalı mescit/keve
rota:eskişehir
20 jan 10
tren garlarındaki çoklu yanlızlıklardan birini yaşıyorum yine bu gece......neden bu kadar yanlızsın sorularının sorulması dahada yanlızlaştırıyor artık..yanlızlık değil yanlızlaşmak benim durumum.rahat bi nefes almak imkansızlaşıyor.küçük kız yanlız ve üşüyor......
aynalar.....aynalar ters yönlere dönüyor,insanlar yapmadıkları şeylerle yüzleşmek zorunda bırakılıyorlar.
gecenin gündüze döndüğü saatlerde sessizleşiyor şehirler ve en büyük yanlızlık ankarada bu saatlerde yaşanıyor.duygularımız,hissettiklerimiz,söylediklerimiz,,,herşeyin verdiği fanusa kapatılmışlık hissi daha da artıyor.kendimizi düşünüyormuşuz gibi başkalarını hissediyormuş gibi rollar üstlenmeye çalışıyoruz.....aslında biz kendimizi bi kenara koyup bize kalan küçücük alanda nefes almaya çalışıyoruz.sahte olduğunu bile bile yüreğimize alıp onları ısıtmaya çabalıyıp yalanlar söndürüyoruz çay bardaklarında.......
yer:karesi express
rota:ankara
aynalar.....aynalar ters yönlere dönüyor,insanlar yapmadıkları şeylerle yüzleşmek zorunda bırakılıyorlar.
gecenin gündüze döndüğü saatlerde sessizleşiyor şehirler ve en büyük yanlızlık ankarada bu saatlerde yaşanıyor.duygularımız,hissettiklerimiz,söylediklerimiz,,,herşeyin verdiği fanusa kapatılmışlık hissi daha da artıyor.kendimizi düşünüyormuşuz gibi başkalarını hissediyormuş gibi rollar üstlenmeye çalışıyoruz.....aslında biz kendimizi bi kenara koyup bize kalan küçücük alanda nefes almaya çalışıyoruz.sahte olduğunu bile bile yüreğimize alıp onları ısıtmaya çabalıyıp yalanlar söndürüyoruz çay bardaklarında.......
yer:karesi express
rota:ankara
9 Şubat 2010 Salı
son zamanların en huzurlu günleri....
genel olarak baktığımızda hayat gerçekten çok sıkıcı ve gereksiz...her insan kadar mı bunları düşünüyorum bilmiyorum ama neden bu hayatta olduğumuz ve bu saçma düzende bulunma zorunluluğumuz sık sık kafamı kurcalıyor.heleki sonsuzluğun içinde bulunduğumuzu düşünmek gerçekten bi büyüğü devirme sebebi:))
sabah uyanıyosun,keşke uyanmasaydım diyosun,ölsem daha iyi diyorsun.sonrada boşver yaşa işte kurulmuş bi düzen takma....
'dibe vurmak nedr'diye sorular işitiyorum bi süredir...son 6 aydır ben bu sorunun cevabını sanıyorum ki çok yakından yaşıyorum.dibe;ordanda çok daha dibe düştüm çoğu zaman..her geçen gün dahada kırıcı olmaya özen göstererek girdi hayatıma....ve bende üzerime düşeni yaptım,yaralarımı yeniden sarmaya çalışarak,yeni bişiler öğrenerek yoluma kaldığım yerden devam etmeye çalıştım...
avuçlarımın arasındaki su damlaları gibi yakınımdaki çok yakınımdaki insanları kaybetmek acıtmıo artık....alıştım bu duruma.birer yara daha ekleyerek devam ediyorum yolumave herşeye rağmen dudaklarımdan bi çift kelime bile dökülmeyi arzulamıyo artık....
son 6 ayın en huzurlu günlerini yaşıyorum.artık mutlu olmak için pek sebebim olmasa bile biras huzura sahip olmak amorti gibi bişi....bu süreçte gezdiğim şehirler yarama tuz basarken,aldığım ilaçlar fayda etmezken kitap okuyarak geçirilen 2 hafta gerçekten çok huzur vericiydi.çılgın kalabalıktan uzak;sadece kitaplar,kahve fincanları,nikonum:))kahve tanımım türk kahvesidir herkesin bildiği gibi:))her misafirime türk kahvesi yapmakla mutlu olmaya çabalayan biri olaraka gururla söylemeliyim yeni aldığım fincanlarımı:))onları bulmak tam 6 günümü aldı.gezmediğim yer,netten bakmadığım site kalmadı onlara ulaşana kadar.bana biras pahalıya patlasalarda artık onlar benim:))bursanın heryerinde başlattığım aramalar sonuç verdi ve en kıymetli eşyalarımdan birine fincanlarıma kavuştum.daha ne geceler geçiricem onlarla,ne misafirler ağırlıcam.onu tanıştırmaktan gurur duyucam.ve paylaşıcam bütün dostlarımla:))soğuk ve yorucu bi eskişehr gününün ardından birlikte camın önüne oturup birlikte ısınıcas...daha neler olucak:))
diğer güzel haber tek eve çıkıo olmam:))sadece bana ait,herşeyi benim olan tek yaşadığım sadece benim olan bi evim olucak artık.bi odası stüdyo olucak.planlar şimdiden hazır:))tek eve çıkacağımı duyan herkesin ilk sorusu 'yine nasıl dekorasyon planların var?':))tüm planlarım hazır.ev tutuldu.eskişehire gittiğimde 2 aylık zamanımı evimi dekore etmeye ayırdım.eylülde gireceğim erasmus sınavını kazanmak diğer planım.artık türkiye içi rotalar gerçekten yetmiyor....
yeni rota:italya:))
günün şarkısı:chris ısaak/wicked game
10feb'10
sabah uyanıyosun,keşke uyanmasaydım diyosun,ölsem daha iyi diyorsun.sonrada boşver yaşa işte kurulmuş bi düzen takma....
'dibe vurmak nedr'diye sorular işitiyorum bi süredir...son 6 aydır ben bu sorunun cevabını sanıyorum ki çok yakından yaşıyorum.dibe;ordanda çok daha dibe düştüm çoğu zaman..her geçen gün dahada kırıcı olmaya özen göstererek girdi hayatıma....ve bende üzerime düşeni yaptım,yaralarımı yeniden sarmaya çalışarak,yeni bişiler öğrenerek yoluma kaldığım yerden devam etmeye çalıştım...
avuçlarımın arasındaki su damlaları gibi yakınımdaki çok yakınımdaki insanları kaybetmek acıtmıo artık....alıştım bu duruma.birer yara daha ekleyerek devam ediyorum yolumave herşeye rağmen dudaklarımdan bi çift kelime bile dökülmeyi arzulamıyo artık....
son 6 ayın en huzurlu günlerini yaşıyorum.artık mutlu olmak için pek sebebim olmasa bile biras huzura sahip olmak amorti gibi bişi....bu süreçte gezdiğim şehirler yarama tuz basarken,aldığım ilaçlar fayda etmezken kitap okuyarak geçirilen 2 hafta gerçekten çok huzur vericiydi.çılgın kalabalıktan uzak;sadece kitaplar,kahve fincanları,nikonum:))kahve tanımım türk kahvesidir herkesin bildiği gibi:))her misafirime türk kahvesi yapmakla mutlu olmaya çabalayan biri olaraka gururla söylemeliyim yeni aldığım fincanlarımı:))onları bulmak tam 6 günümü aldı.gezmediğim yer,netten bakmadığım site kalmadı onlara ulaşana kadar.bana biras pahalıya patlasalarda artık onlar benim:))bursanın heryerinde başlattığım aramalar sonuç verdi ve en kıymetli eşyalarımdan birine fincanlarıma kavuştum.daha ne geceler geçiricem onlarla,ne misafirler ağırlıcam.onu tanıştırmaktan gurur duyucam.ve paylaşıcam bütün dostlarımla:))soğuk ve yorucu bi eskişehr gününün ardından birlikte camın önüne oturup birlikte ısınıcas...daha neler olucak:))
diğer güzel haber tek eve çıkıo olmam:))sadece bana ait,herşeyi benim olan tek yaşadığım sadece benim olan bi evim olucak artık.bi odası stüdyo olucak.planlar şimdiden hazır:))tek eve çıkacağımı duyan herkesin ilk sorusu 'yine nasıl dekorasyon planların var?':))tüm planlarım hazır.ev tutuldu.eskişehire gittiğimde 2 aylık zamanımı evimi dekore etmeye ayırdım.eylülde gireceğim erasmus sınavını kazanmak diğer planım.artık türkiye içi rotalar gerçekten yetmiyor....
yeni rota:italya:))
günün şarkısı:chris ısaak/wicked game
10feb'10
8 Şubat 2010 Pazartesi
neffffret ediorum.......
bugünlerin en hit sözüm olmaya aday..neffret ediorum.eskişehirden neffret ediorum,okuldan neffret ediorum,hele bursadan nefffret ediorum.....sıkılıorum artık hiçbişi yetmio hiçbişi tatmin etmio herşey boğuyo.istediğim şeyleri elde etmek minik bi smile.... başka bişi yaptırmıo.nikonumu alıorum,takıorum boynuma(tabi ona olan aşkım ayrı bişi ama) o benim diyorum.o kadar almayı hayal ettiğim şey benim oluo.sadece minik bi smile..hayatıma karışılmaya çalışılmasından nefret ediorum.kendime kurduğum minik dünya büyüyo ve bu bana dahada yetmiyo.eskişehrde okumayı istedim gittim eses e..artık eskişehr bile mutlu etmio.kelimeler yetmio.onlardan bile nefret ediorum bazen.makinem(sıkı dostum) dışında hiçkimse hiçbişi yetmio kısacası.......ve ben neffffffffffffffffffffret ediyorum....
7 Şubat 2010 Pazar
slm
yeni blog sayfamla ve yeni yazılarım yeni fotolarımla....geç kalınmış bişi,farkındayım ama geç olsun güç olmasın mode:enstantane istiyorsan spontane yaşıyacaksın!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)